Menu

Moseyo..

Günün sıradanlığı nüksetmişti yine.. Öğle arasına denk gelen bir an aptal kutusunda öylece gezinirken denk gelinen bir belgesele takılmıştık nihayetinde.. Leoparların daha doğrusu dünyanın bir gözlemiydi o belgesel..

Bir leoparın hayatını gözlemlemişlerdi ve kayıt altına almışlardı, başını kaçırmıştık sanırım sonuna yetişebildik ve belgeselciler de mutlu sonları sevmiyordu.. Zaten mutlu son yoktu! Bu arada leoparımızın adı Moseyo.. Bir dişi.. Gayet ürkütücü ve soğuk kanlı..

Yeni doğum yapmış ve yavrularının biri hariç hepsini kaybetmiş.. Başını izleyemediğimden ayrıntıya giremiyorum.. Moseyo bir çakal avlamaya çalıştı.. Ama başarısız oldu.. Ve o gün eve dönme vaktinin geldiğini anlayarak yavrusunun yanına gitti.. Ama ne yazık ki yavrusu bir ağaca takılmış ve kalça kemiğini çok kötü şekilde kırmıştır.. Anne Moseyo önce yerde yatan yavrusunun ensesinden tutarak onu taşımak ister.. Ancak bacağı sıkışmıştır… Yere geri bırakır.. Yavru yerden pençeleriyle annesinin yüzüne oyun oynar gibi bir kaç kere vurur.. Annesi de ona karşılık verir birkaç kez yalar ve kafasıyla pençelerine vurur.. Ama yapılacak birşey yoktur.. Etrafa bakınır.. Ve usul usul ilerler Moseyo.. O an yavru ön ayaklarının üzerine dikilir.. Annesi gitmektedir! Tüm gücüyle yüklenir ve sıkışmış ayağını kurtarır ağaçtan.. Arka sol ayağı tamamen işlevini yitirmiştir ama.. Bu yarayla dayanacak gücü yoktur.. Bir ağaç gölgesine uzanır.. Anne uzaklaşmıştır çoktan..

Ve bu dünyanın hala adil hala iyi olduğundan bahsederler!! Yalanlarınızla boğulun.. Zira bu dünyada acı çoktur! Acı hayatların tam da merkezindedir. Tam göbeğinde.. Hergün aptal kutularında milyonlarca acı sergilenmektedir.. Yollarda, sokaklarda..

Bunun böyle sürüp gideceği gerçeğini kabullenmemekte ısrardan hapislere düşeceğim.. Anneler yavruları babalar dedeler anneanneler babaaneneler; hepsi ölecek, hepsi birgün gidecek.. Kötülük hep üstün gelecek hep güçsüzler yenilecek ve ben bunu kabullenmemekte ısrar edeceğim..

Birgün hepsi bitecek! Bu acı dinecek..

KorsanKalem

Beğen