Menu

Mutfakta..

Sabah yine küfürün bini bir para uyandım.. Uykusuzluk beni öldürecek.. Keşke hiç uyumak diye bir derdimiz olmasa. Bence boşa geçiyor zaman.. Güzel rüyalar görmek farklı ama.. Neyse konu dağılmasın, ama uzun süredir rüya göremiyorum, çok mutsuzum..

0730’da kalktım, erken yani! Normalde 0805 idealimdir, eğer bir iki dakika geçerse,geç kalıyorum mesai aracına ve aracın peşinden koşturaraktan spor yapmak zorunda kalıyorum..Ama ben betimleme yapacağım ve inatla giremiyorum konuya, neyse gireriz bir ara.. Neden erken kalktığımı anlatayım da bi.. Deyimlerimiz bu konuda bana yardım ediyor: bugünün işini yarına bırakmak.. Evet severim bu deyimi:) İşlev olarak da çok kullanırım.. Yapmadığım işleri hızlandırarak yaptım,sabah sabah.. Birkaç dakika boşluğum vardı..

Mutfağa geçtim.Dağınık mutfak.. Evet küflenmiş bir ekmek karşıladı önce, hemen yanında küflenme yolundaki başka bir bayat ekmek.. Yanında domatesler bir poşetin içinde.. Evet buhar yapmış poşet,açtım ağzını.. 6 domatesin yarısının kimyası bozulmuştu. Ayrımcılık yaparak iyilerle kötüleri ayırdım.. Arka tarafında aldığım böğürtlen reçeli var. Böğürtleni ve reçelini severim. Toplamayı da severim. Ve hatta dikenlerinin kollarımı çizmesini de severim. Tek tek toplar ve ağzıma atarım. Hoştur böğürtlen ve nazik.. Sonra geçen gün hazırladığım kahvaltı için soymuş olduğum domatesin kabukları ilişti gözüme.. Evet kuruydular, kabuk gibiydiler.. Eski yumuşaklıklarından eser yoktu yani şimdi, çöpe attım.. Biri atmalıydı.. Bir ara deli gibi meyve suyu içiyorduk.. İki büyük meyvesuyu kutusu çekti ilgimi. Yanyana duruyorlardı.. Ki uzun süredir öyle durduklarını biliyorum.. Acaba şaraplaşma olasılığı var mıdır diye düşünmeye koyuldum. Ama kapağını açıp da koklama cesaretine sahip değildim o ara. Belki birkaç hafta sonra falan.. Ve tencereyi gördüm o anda.. Tühh unuttuk.. Evet bir abimizin eşinin yaptığı pilavın hepsini götüremeyince mideye, o tencerenin içine koymuştuk.. Sonuç işler acısıydı. Pilav mutasyona uğramıştı bile.. Çok çöp poşedimiz vardı evet.. Hepsinin içi doluydu.. Saçma birileri bunları atmak zorunda.. Birkaç bulaşık takıldı o an gözüme.. Durumları iyiydi.. Sonra gözümü zeytin yağı aldı.. Evet benim memleketimindi. Evet benim toprağımındı.. Evet orda bir köyün varlığını hatırlattı bana.. Güzel bir andı ve mutfakla vedalaşmama neden oldu.. Sonu güzel bitti yani.. Evet evden çıktım ve herzamanki yerime oturdum araçta.. Yeni bir gün başlıyordu ve ben mutfağı seyredip işe gidiyordum.. Ama mutfakta kahvaltı yapmalıydım.. Bir gün elbet olur.. Olur olur..:)

KorsanKalem

Beğen  
Sonraki Yazı