Menu

Olsun.. Canın sağ olsun..

Zor olan bu gecelerin de geçmek zorunda olması.. Zor olan kahveyle ayakta kalmak, milyonlarca kelimeden bir anlam ifade etmek cümlelerde.. Zor olan aklımızı çevreleyen o kalın duvarları paramparça edip yıkmak.. Zor olan sevmek.. Sevmek zor olan.. Ama herkes kolayı seçiyor işte.. Herkes köşeyi dönüyor.. Ben yürüyorum upuzun kaldırımlarda, ben hep yürüdüm. Ben uyumuyorum ve milyonlar uyuyor.. Hem de ayakta..

 Sana üç gün boyunca gözümü bile kırpmadan uykusuzluğu anlatırdım. Her saat başının ne kadar hüzün taşıdığından bahsederdim. Yarı sarhoşluk içinde kalıp, günün ışımasını bekleyişlerimi aktarırdım tam üç gün boyunca.. Ama sen dayanamazdın uyurdun. Ben anlatırdım ve sen rüyalar görürdün.. Ben uykusuz, kabuslarımı anlatırken; sen kırmızı bir bisikletle ormanı tura çıkardın rüyalarında.. Ne garip derdim, nasıl uyursun?

 Ama herkes uyur biliyorum. Ben de dahil tüm canlılar uyumak zorundadır.. Uykunun iyileştirici bir etkisi vardır. Ama yaranın büyüklüğüne bakmaz insanlar.. Oysa yara öldürücüdür. Uyuklamaya başladığında ölmeye başlar insan. Ölmek derin bir uyku hali değil midir zaten? Varoluş felsefelerine fikir türetmeyeceğim. Haddime değil.. Ya da haddime ama umurumda bile değil. Varolmak istemedim, varoldum ve yokolma telaşları içindeyim.. Var ettiğimi sandığım her şeyin koca bir yalan olduğunu sonradan öğrendim. Zararın neresinden dönülse kardır derler, oysa her şeyin farkına vardığımda dönülecek bir şey kalmamıştı. Yolun sonu, uçurum başıydı ve tökezlemiştim.. Bedenim ağır gelir bilirsin..

 Zaman başöğretmen statüsünü  hakediyor aslına bakarsanız. Zira zaman her şeyi öğretiyor insana.. Aslında içinde bok dolaşan et yığınları olduğumuz gerçeğini algılamak pek de güç değil.. Ancak insanlar öyle yalanlar söylüyorlar ki, içten içe gülüyorum ben.. Ve hep saf rolü bana kalıyor.. İnsanlar hep kurnaz bir tilki bencilliğiyle görmezden geliyorlar her bir haltı! Zaman diyordum, zaman sikip atıyor hayatlarımızı.. Her şeyi görüyor bu gözler, her şeyi işitiyor kulaklarım.. Ve utanıyorum bunlara şahit olduğum için.. Milyonlarca arabanın geçtiği şu yollarda hıçkıra hıçkıra ağlıyorum. Kederlenmemek için ahmak olmak gerek..

 Paylaşamıyorlar.. Saldırıyorlar çılgınca.. Bölüşemiyorlar.. Bunları reddettiğimden beri, kendimi garip bir hüzne katmış olduğumun farkına varmıştım. Kimileri romantik şair havaları dese de, insan olma bilinciyle alakalıydı bu.. Yoksa ben de çok iyi olurdum onlar gibi.. Düzenin taşaklı dişlilerinden biri olurdum. Yere düşene sağlam bir tekme savurur, tökezleyene omuzumu vururdum! Çok iyi olurdum onlar gibi; paraya tapıp, insanı satıp, lüks dünyalara meze olmuş çocukları harcardım beş dakikada.. İnsana dair ne varsa silerdim içimden.. Savurur atardım bir gecekondu mahallesine.. Görmezdim, öyle iyi görmezdim ki körler kıskanırdı..

 Ama yapamadım işte.. Demiştim ya hassas bir mizaca sahibim.. Senin kokunu bir ömür içime çekmek için neler vermezdim.. Ben seni her an özlerken, sen benim sesimden sıkılmışsın.. Yazık.. Ben seninle mutlu mutsuz gelecekler planlarken geceler boyunca; sen için için kinlenmişsin.. Yazdıklarımı bir kere olsun anlamamışsın.. Gördüklerimi bir kere olsun hissetmemişsin.. Yazık.. Onca sözün hatrı olurdu.. Onca şeyin tavrı olurdu.. Hayat.. Garip denklemlerle örülü ve ben sevmem kirli oyunları..

 Ne para, ne pul gözümde benim. Benim kelimelerim değerli.. İnsanlarım değerli.. Benim ağaçlarım değerli bak, benim çocuklarım değerli.. Kahreden bir telaşla sevdim seni, sakındım gözümün nazarından, elimin günahından sakındım. Şimdilerde sıkıldığın, zamanında gözlerine neşe katıyordu. Unutuyor insanlar.. Unutmak ne kolay 21. yüzyılda.. Ve sen hiçbir zaman bakmadın aynaya.. Bir kere hatayı aramadın kendinde. Dünya dönüyor, dönecek, dönmeli de pek tabi.. Biz olsak da olmasak da..

Olsun.. Canın sağ olsun..

KorsanKalem 02.03.2014 01.55

Beğen