Birbiri ardına yıkılan ağaçlar, koca bir ormanı tüketirken; ben sazlıklarda bilinmeyen bir şarkının ilk mısralarının yasını tutuyordum. Hep böyle miydim, yoksa zaman denilen küsuratları mı çok önemsemiştim bilmiyorum. Ama yırtık pantolonla kurulan, bir yazarın düşlerinde doğrulan ya da tam doğrulacakken,...
Mahkumiyet..
Sabitlenmiş Yazı
Kendimi bile göremiyorum çoğu kez aynada.. Aynalar da tanımıyor zaten.. Acayip bir adam oldum çıktım.. Ne bu keder bitecek, Ne de koşulsuz şartsız yaşayabileceğim. Ay ışığı dolduracak gecemizi, Bunu biliyorum.. Gün ışığı gözlerimizi kamaştıracak, Hüzünleniyorum.. Ve bir sahil kasabasında öğle...