Menu

Pata Küte Kutup Ayısı

Pata Küte Kutup Ayısı – “Ben hâlâ insana dair bir umut taşıyorum içimde. Bütün bunları, bütün yaşadıklarımı görmezden gelerek… Pata Küte Kutup AyısıPata Küte

“Ben hâlâ insana dair bir umut taşıyorum içimde. Bütün bunları, bütün yaşadıklarımı görmezden gelerek… Bir şekilde iyi olacak şeyler için küçük bir umut saklıyorum. Yaşamın derinliklerinden gelecek bir değişime ihtiyacımız var. Kendi çabamızla, kendi inatçılığımızla ne kadar çabalasak da her şey bir kördüğümün sebepsiz yere çözülmesi gibi çözülüverecek. Bazen öylesine dalıp gittiğimiz o kısacık anlar bile anlamlı olacak. Bir sebepten düştüğümüz bu cehennem, başka bir sebepten cennete dönüşecek. Düşlerimiz boylu boyunca uzanırken bu mezbahada, yeniden dirilmek için bir an beklemekteyiz… Olacağını hayal edip için için olmayacağını haykırdığımız ne varsa olacak! Başaracağız… Başaracağız… Başaracağız… Sustuğumuzdan fazlasını haykıracağız! Bir masanın etrafına toplanıp kimimiz rakısını, kimimiz çayını yudumlayacak. Şerefine içeceğiz tüm zaferlerimizin…”

Uzun soluklu susmalar, sanırım orta yaşların bana garip bir şekilde getirdiği özelliklerden birisi… Anlatılan, anlatılmaya çalışılan ne varsa bir şekilde anlamaya çalışıyorum. Yüzleri bir mezarlığın tedirginliğini sırtlamış insanların, bir şekilde günü bitirip yeni bir umutsuzluğa uyanışı ve benim de bu güruhun içinde oluşum… Sanki bir çığ altında kalmışız da debelenip duruyoruz… Hadi bakalım ilk kim çıkacak yüzeye?

Ansızın kararlar alıyorum. Bir anda bozuyorum aldığım o kararları. Oysa henüz uygulamaya bile başlamadan… Öyle tutarsız bir şekilde dişlerimi sıkıyorum. Burnumdan soluyorum… Herkese bir şeyler soruyorum ve o sorulara yine ben susuyorum…

Buzul çağında, bir battaniyenin altında kutup ayılarına yoldaşlık edebilirim. Belki onlar da beni sever ve beyaz kıllı vücutlarına sarılıp uyumama izin verirler… O zaman battaniyeye de ihtiyacım kalmaz. İhtiyaç duymak garip bir şey… Şimdilerde insan, neye ihtiyaç duyuyor bilemiyorum… Ben çokça huzura ihtiyaç duyuyorum. Huzur, böylesi toplumlarda değerli bir şey gibi geliyor. Ama huzurlu olsak belki de umurumuzda olmaz. Çünkü artık ihtiyaç duyulan bir şey de olmaz. Her yerde huzur var; çarşıda pazarda, dağda bayırda, şehirde köyde, kilosu on kuruşa giden bir şeye niye ihtiyaç duyulsun ki… Sokakta görsek top yapar tekmeleriz o vakit… O yüzden ihtiyaç çok garip bir şey. Çünkü giderilince pek de bir önemi kalmıyor… Ama yine de çokça şeye ihtiyaç duyuyoruz. Giderilmesi çok basit olmasına rağmen giderilemeyen ve ihtiyaç olarak kalan onca şey… Bok gibi!

Sayısız cümlenin içinden hiçbirisi dudaklarımın ucuna gelmiyor. Çıkmıyor ağzımdan… Belki de bu hıza adapte olamıyorum… Acaba milyonlarca kitap, her şeyi anlatmış mıdır? Yani yeni şeyler söyleyebilmek mümkün müdür? Kafam karışıyor… Bir cümle kurmak bu denli korkutmazdı beni… İçimi dökmek istiyorum. İçimi hacamat edip akıtmak istiyorum kirli kanımı… Kanım çok kirlenmiş midir?

“Ederlezi”nin çok kıyak bir yorumunu buldum. Daha doğrusu bu lakırdıları ederken listeden zıpladı. Yazı sonu onu da iliştireceğim. Bu arada ben bu şarkıya yıllar yıllar önce söz yazmıştım o aklıma geldi. Bu aralar çok şey geliyor aklıma. Şimdi de bu söz olayı geldi işte. Ondan da bir miktar ekleyeyim. Sadece sözleri tabii:

“Savaşlar çıkıyor yine, insanlar ağlıyor yine

Barışı isteyenlerse ölüyor yine

Amerikan’ı, Kürt’ü, Alman’ı; Japon’u, Türk’ü, Afgan’ı

Savaşıyor hunharca, durdurun bunu”

Böyle uzayıp gidiyor. Çok hümanisttim ben… Sonra ne oldu; çok şey… İnsana saygım azaldı. Çünkü laf söz anlamayan, garip bir yapımız var. Bencil, sinsi ve budala tavırlarla iyi ve kötü rollere bürünmüş acayip canlılarız. İyisi de kötüsü de; nihayetinde kötü bir şeye götürüyor tüm bu sistemi… İyiler iyilikleriyle gurur duyarken, kötüler de gurur duymalara doyamıyor… Salt bir iyilikten söz etmek de mümkün değil! Budala olmayın, mümkün değil diyorum… Bir yerlerde kirlendik. Temizlenmek için çabalayanlar var. Boşa olsa da takdir edilesi…

Evet, en baştaki alıntı ne yazık ki yine kendime ait… İçtiğim çayın boş bardağına yazıldı… İnstagram’da paylaştım bardağın fotoğrafını. Oradan görebilirsiniz. Sıradan bir bardak nihayetinde… Başaracağız ama neyi bilmiyorum…

(Pata küte yazacağım buraya artık. Belki de burası benim kutup ayımdır…)

https://open.spotify.com/track/0P5Vhvmf68WqqFttv3S7KK?si=tz5TmgVHRSyIY4Qu99sBvw&context=spotify%3Aplaylist%3A5lvqiEzXtS1rn2OFuoZYAb

Beğen  
Önceki Yazı
Sonraki Yazı