Menu

Sokakta

Günce – 05.09.19

Kalabalığın içinde yolumu bulmaya çalıştığım o kargaşada aklımdaki tek şey, bunca hayatın birbirine dirsek temasıyla dokunduğu ama bir yönüyle çağları aşan yokluk ve yoksunluklarla ilerlediğiydi. Yani bir köşede evine iki kuruş götürebilmek için saatlerce çalışan, diğer köşede ise tarihi bir kenti kısa bir sürede gezip dost meclislerinde övgüyle ve büyük ihtimalle çokça yergiyle anlatacak insanlar bir arada koskocaman bir keşmekeşin içindeydiler. Peki ben? Ben orada ne arıyordum? Çokça kendimi… Kelimelerimin savruk telaşlarında bir bütün olup cümlelere ulaşma arzusuydu aradığım. Bu dağınık şehrin içinde toparlanmak… Bir yönüyle de arınıp saf bir benliğe kavuşmaktı tek derdim.

Büyük kentlerin her bir sokağı ayrı bir dünyaydı. Eski yapıların sıralandığı o köklü sokakların bir dili olsa yıllarca susmaz ve o gevezelikle objektifime ihtişamlı pozlar verirlerdi. Yıllar önce çıkardığım tek sayılık “Sokak Dergisi”nin ismi işte tam da bu yüzden “Sokak”tı… Çünkü insanların hem etkilediği, hem de etkilendiği en önemli yerler sokaklardır. Eğer insana dair iz sürmek istiyorsak, sokakları takip etmek gerekli. Bu nedenle dergi macerama “Sokak”la başladım. O macera “Korsan Edebiyat”la devam ediyor. İçinden sokaklar ve insanlar geçiyor…

Kalabalıktan sıkılan şehir insanları günden güne kırsal alanlarda yaşam sürme yönünde karar veriyor olsa da, şehirlerden vazgeçilmiyor. Dönüp dolaşıp şehrin sokaklarında iz bırakmaya devam ediyoruz.

İstanbul; içerisinde çokça yazar, sanatçı, “ünlü” barındıran bir kent. Bu gezimde çokça “ünlü”ye rastladım. Büyük şehirler tüm farkları sıfıra indiriyor. Bir müzede yanı başınızda çokça sevdiğiniz birisiyle aynı resimlere bakabiliyorsunuz. Günümüzde çokça hissettiğimiz değersizlik hissi, böyle anlarda silinip gidiyor. Belki sadece ben hissediyorum bunu. Ya da herkes için genel bir durum… Önemsememek gerekli. Bu hikâyenin kahramanı benim. Başka hikâyelerin kahramanlarının yaşadıklarını daha değerli görmekten vazgeçip kendi hikayeme odaklanmalı ve yaşadığım sokakların hakkını vermeliyim. O sokaklara ben de izler bırakmalıyım…

Beğen  
Önceki Yazı
Sonraki Yazı