Menu

Anlayamıyorum

Anlayamıyorum

Yaşadığımı hissetmem için ne yapmalıyım? Nasıl anlayabilirim gerçekten soluk alıp verdiğimi? Yüzümdeki tebessüm gerçek mi? Ya da kaşımı gerçekten çatıp öfkemi kusuyor muyum? Bir insan, gerçekten insan olduğunu nasıl anlayabilir? Bir ölçüt, bir kural ya da bir kıyas mevcut mu bunu anlayabilmek için?

Günümüzde yaşanılan gerçeklikten uzaklaştıkça kendi küçük dünyamda mutlu olsam da pek çok kez sıkışmışlık hissi kaplıyor içimi. Doğru mu yapıyorum bilmiyorum. Doğrunun da göreceli ve gelir geçer bir şey olduğunu biliyorum sadece. Öyle olmasa dünün doğrularının bugün yalanlandığı bir yaşam sürmezdik…

Tüm bu uzaklaşmaya rağmen, büyük dünyanın gerçekliklerinin içine batmış insanları da izliyorum. Her konu hakkında ahkam kesmeyi bir ritüel haline getirmiş ve hayatın henüz en ufak tokadını yememişlerden bahsediyorum. Bir zamanlar aynı onlar gibi algıladığımı sandığım dünyada, okuduğum kitapların etkisiyle sayfalarca ahkâm kesişlerim geliyor aklıma. Sarhoş zırvalıklarımı düşünüp üzüldüğüm bile oluyor. Yeni nesillerin bir üniforma gibi taşıdığı içi boş eleştirel tavırların yavaş yavaş tüm toplumu esir aldığını hissediyorum. Daha iyi şeylere vakit ayıracakken, sanal girdapların efendiliği peşinde koşturan ve yazdıkları iki satır yazıyla daha çok insana ulaşıp onaylanma arzusu içinde kıvranıp duran milyonlarca insanın tutulduğu hastalık midemi bulandırıyor.

Her şeyi bilemeyeceğimi ve bildiğim şeyler hakkında da çok konuşmamayı öğrendim artık. Daha sessiz bir hayatın peşinde, içine kapalı bir dünya benimkisi… Ama anlamıyorum, yaşadığımı hissetmek için ne yapmalıyım? Peşinden koştuğunuz şeylerin birer boşluktan ibaret olduğunu kime söylemeliyim? Birileri tarafından sırf başka birilerini oyalamak için kurulmuş onlarca sistemin gereksizliğini hangi birinize anlatabilirim? Hangi biriniz kafanızdaki o büyük dünya algısını yıkmaya hazır? Bunu kaldıracak güce kaçınız sahip? Hangi öğretmen başarabilir savaşsız ve silahsız bir dünyayı? Hangi spor kulübü adil ve eşit rekabetin öncüsü olabilir? Hangi siyasetçi gerçekten tüm insanlığın mutluluğunu ve huzurunu sağlayabilir? Tüm hastalıkların çözümünü hangi bilim insanı bulacak?

Büyük idealler, sadece isimler yaratır. Koca bir yangında küçük kahramanların çok da önemi yoktur aslında. Çünkü bir kere yangın çıktığında yanan küçücük bir yer bile kayıptır bana göre! Siz yangını söndürdüğünüzle övünürken, yanan kısımlarda yiten yüzlerce can vardır. Onlar için bu zaferin en ufak bir önemi yoktur. Ama sizin adınız anılır. Çünkü yangın sönmüştür. Altın harflerle kazınırsınız tarihin vasat sayfalarına…

Bana amalar, lakinler, fakatlar gerekli değil. Çünkü anlamıyorum. Çünkü sizin üç beş cümleyle tatmin ettiğiniz ruhunuz bana eğreti duruyor. Benim ruhum yok, ya da ben yokum? Sahi var olduğumuz bilgisine nasıl ulaştık? Eğer biz varsak ve varlığımız bu karmaşayı inşa ettiyse, yok olmalıyız. Ya da yoksak, var olup anlamadığım bu kaosa bir son vermeliyiz. Ama kahramansız, bir bütün olarak, isimsiz bir şekilde… Çünkü kahramanlar ardında mutlulukla birlikte mutsuzluk da bırakır…

Hayat sizin idealize ettiğiniz kurgunun çok ötesindedir. Dünün o büyük savaşlarına bakın. Hiçbirinin önemi yok. Çünkü hiçbirinden ders alınmamış. Bana göre insanlık tam bir hüsran! Anlaşılmaz bir yaşam formu! Tutarsız… Bencil… O aktivistler, o yaşam savunucuları, yardımsever iş insanları, büyük fikir akımlarının sunduğu küstah öngörülerin peşinden koşan bilinçli insanlar, vergisini ödeyen vatandaş, ağaca su veren köylü… Her biri, hepimiz; çapsız bir yaşamın zavallılarıyız. Attığımız tweetlerle, yürüdüğümüz eylemlerle, kutsadığımız savaşlarla dünyanın –insanlığın- kaderini değiştireceğimize inandık, inanmaya da devam ediyoruz. Oysa dünyanın kaderiyle, insanlığın kaderi tamamen ters bir orantıya sahiptir. Yani insanlık tükenirse, ancak o zaman dünya var olmaya devam edebilecek! Bizler var olduğumuz sürece, dünyanın da yok oluşu hızlanacak!

Bir gün her şeyin sonuna geldiğimizde, meydan okuduğumuz doğanın gazabından sakınamayacağız! İşte o gün, yaşamlarımızı sürdürebilirsek eğer, bir umut insanlık yeniden ve yeni bir kurguyla başlayacak her şeye. Ders almış, bedel ödemiş ve bencillikten uzak bir şekilde…

Anlayamıyorum

İnstagram hesabımı da takip edebilirsiniz. Anlayamıyorum

Anlayamıyorum

Beğen  
Önceki Yazı
Sonraki Yazı